özgürlük için atılan imzalar çalışma ve sosyal güvenlik bakanı faruk çelik\'e teslim edildi

memur-sen tarafından kamuda kılık kıyafet serbestisi talebiyle başlatılan 'özgürlük için 10 milyon imza' kampanyası sonrası toplanan 12 milyon 300 bin imza, çalışma ve sosyal güvenlik bakanı faruk çelik'e teslim edildi. bakan çelik, imzaların toplumsal talebi ortaya koyduğunu söyledi.

çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığı'nda gerçekleşen imzaların teslim programında konuşan bakan faruk çelik, başörtüsü yasağının ne demokrasi, ne insan hakları ne de toplumsal değerlerle bağdaşmadığını belirterek, 12 milyon 300 bin imzanın toplumsal talebi ortaya koyması bakımından önemine dikkat çekti. milletle birlikte yürüyen bir iktidar olduklarını söyleyen çelik, milletin taleplerini hiç göz ardı etmediklerini, bundan sonra etmeyeceklerini; milletin taleplerini göz ardı edenlerin siyasi anlayışların durumunun ortada olduğunu kaydetti.

toplumsal duyarlılığı, hak arama mücadelesine dönüştüren memur-sen'in bu süreçte ortaya koyduğu tavrı tebrik eden bakan faruk çelik, " sendikalar ve dpb'nın bize bağlı olmasından dolayı imzalar bize getirildi. aynı zamanda hükümetin bir üyesi olarak bu imzaları bakanlar kurulu'na taşıma yükümlülüğümüzü yerine getireceğimizden de kimsenin şüphesi olmasın. başörtüsü yasağının ne demokrasi ne insan hakları, ne de toplumsal değerlerimizle bağdaşmadığını hepimiz biliyoruz. 12 milyon 300 bin imza toplumsal talebi ortaya koymaktadır. bu sürecin toplumsal huzura ve barışa hizmet edeceğine, normalleşme sürecinin harcı olacağına inanıyorum. ben, bu ziyaret dolayısıyla bu dosyaları teslim alacağım, tüm yetkili kurullarda yetkili makamlara ileteceğimi bir kez daha ifade ediyorum" şeklinde konuştu.

 


imza kampanyasına verilen desteğin, kadınlarımızın sosyal ve siyasal alanlarda kullanamadıkları haklarını kullanma talepleri olduğuna dikkat çeken faruk çelik, bu taleplerin demokratik olgunluk içinde ele alınıp sonuçlandırılmasından yana olduğunu ifade etti.

memur-sen genel başkanı ahmet gündoğdu ise konuşmasında, kadına yönelik ayrımcılığın sona ermesini, kamu çalışanlarının darbe dönemi kalıntısı bir yönetmelikle kıyafetinin belirlenme ayıbından türkiye'nin kurtulması için bu imza kampanyasını düzenlediklerini söyledi.


kadının erkek gibi birey olduğunu, başı açık-örtülü ayrımı yapılmaksızın bütün haklarını kullanma imkanı verilmesi gerektiğini dile getiren gündoğdu, "anayasada, yasada bir yasak yok. 82 model bir yönetmelik bunu yasaklıyor. halbuki biz bu darbecilere 'bütün mevzuatınızı alın, gidin' demiştik. demek ki daha yönetmeliğe sıra gelmemiş. 82 model bu yönetmelikten kurtulmak istiyoruz" dedi.

daha önceki eylemlilik süreçlerine ek olarak, 30 kasım 2012'de bu yöndeki taleplerini bir kez daha dile getirdiklerini ifade eden ahmet gündoğdu, 10 aralık dünya insan hakları günü'nde vicdanlara seslendiklerini, 02 ocak 2013 tarihinde ise serbest kıyafetle okullara gitme eylemi gerçekleştirdiklerini hatırlattı.

imzaları teslim etmelerinin ardından, 18 mart gününden itibaren de, fiili süreç başlatacaklarını söyleyen gündoğdu, 18 mart'a kadar yasal mevzuat ve yönetmelik değişikliğinin gerçekleşmemesi halinde, mevzuatın ve yönetmeliğin arkadan gelmesini bekleyeceklerini dile getirdi.

12 milyon 300 bin imza ve dilekçe ile geldiklerini de söyleyen gündoğdu, "kamudaki kılık-kıyafet özgürlüğü talebimizi toplu sözleşmenin asli konusu olarak toplu sözleşme masasına da taşımıştık. sayın bakanımızın salona gelirken kadınlarımıza gül dağıtarak gelmesini, 12 milyon 300 bin kişinin talebine 'evet' sinyali olarak algılıyorum. 1930 yılında kadınımıza seçme hakkı verilmiş. 1934'de seçilme hakkı vermişiz, yıl 2013, kadına ne giyeceğini seçme hakkı vermiyoruz. başörtülü kadın, cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, devlet memuru eşi olabilir, ama bunların kendisi olamaz. bu, eş kontenjanından birey olma anlamına gelmektedir. bu duruma önce çalışma ve sosyal güvenlik bakanımızın bizlerle beraber karşı koyması lazım" dedi.



eğitim, çalışma ve siyaset hakkının cinsiyet ve inanca göre şekillenecek bir hak olmadığını da söyleyen memur-sen genel başkanı ahmet gündoğdu, daha sonra şunları kaydetti: "cinsiyet ayrımcılığının sona ermesini istiyoruz. başını açan kadınlarımızın yararlandığı haklardan, başını açmayan kadınlarımızın yararlanamaması kadın kadına eşitsizliği beraberinde getiriyor. siyaset hakkının gasp edildiği meclis tablosunu hatırladığımızda 3 kadın aklımıza geliyor. birisi, hiç başını örtmediği ve örtme gereği duymadığı halde, demokrasiye inancından dolayı başörtülü hemcinsinin bu haktan faydalanması için mücadele veren, öteki oluşturmayan bu ülkenin başı açık, başı örtük kadın sorunu olmadığına inanan bir kimlik ve mücadelenin yansıması. diğeri nesrin ünal. aslında başını örtmek istiyor, milletin temsil etme görevini bu şekilde yerine getirmek istiyor ama, karşı karşıya kaldığı yasaklar, töreler, yasada bile olmayan bir iç tüzük dayatmasıyla karşı karşıya kalıyor. diğeri de merve kavakçı'dır. milletten aldığı temsil yetkisini aynı şekilde kullanmak istemiş, kendisine had bildirilmesini hadsizlik olarak görmüştür. nesrin ünal örneğini görmek istemiyoruz. yöneticinin lütufla özgürlük vermesini kabul etmediğimiz gibi yasayla yasaklanmasını da kabul etmemiz mümkün değildir."

 

konuşmaların ardından memur-sen genel başkanı ahmet gündoğdu, 12 milyon 300 bin imzalık klasörlerin önünde, kampanyanın adını üzerinde taşıyan imza klasörünü çalışma ve sosyal güvenlik bakanı faruk çelik'e takdim etti.

 

 

  • PAYLAŞ :